26 Aralık 2013 Perşembe

BİR DOST ZİYARETİ ; MELİKE CANDAN





Kulübümüzde geçen  iki dönem  boyunca başkanlık yapan Melike Candan, Balkan  gezisinin  ardından kaleme aldığı  duygularını  ve  fotoğraflarını  bizimle paylaştı. Kendisine çok teşekkür ediyoruz.



Fotoğraf : Berkin Kulaç

 
 
BİR DOST ZİYARETİ
 
Balkanlarda esen sıcak hava dalgası hepimizi kucakladı. Her nefes alışımızda yenide doğduk adeta. Yüreklerimizdeki ‘’biz’’ olma duygusu bir kez daha alevlendi.
 
 
 
  Gezimizin ikinci günü rehberimiz bir köy okulunu ziyarete gideceğimizi söylediğinde çok heyecanlanmıştık. Yolculuğumuzun bitmesini büyük bir merakla bekledik. Okula girdiğimiz anda sanki yıllardır orada okuyormuş gibi hissettim.  


 Sıralarında oturan minik minik çocuklar. Her birinin gözleri  bana o kadar tanıdıktı ki... Hepsiyle uzun uzun konuştuk. Elifimizle ,Nazarımızla ,Mustafamızla...Kendileri çok küçüktü ama ya düşünceleri? Konuşurken hepimizin tek bir arzusu olduğunu anladım. ‘’Bir’olabilmek. Çalışıp kendimizi geliştirip güçlenmek, tüm dünyanın takdiriyle bilginin ,çalışkanlığın en yüce koltuğuna oturabilmek.


Yaptığımız geziden önce de tabi ki farkındaydım birlikten kuvvet doğacağının ama bilmiyordum ki aynı mükemmel duygulara sahip bu kadar çok insanın olduğunun. Geleceğe umutla bakan yüreğim bir parça daha ferahladı. Pırıl pırıl gözleriyle bana doğru koşup sarılan çocuk bendim. Her adımda yarınlar için biraz daha umutlandım.
 
 
 
Bir çınar ağacının gövdesi kadar sağlam o kadar çok kültürel değerimiz olduktan sonra birbirimizi unutmamız mümkün değil.
  Üsküp’ün taşlarla süslü sokaklarında yürürken aynı dili aynı duygularla konuştuğumuzu fark ettim. Ne farkı vardı ki bizim 2 Eylül Caddemizden?
 
 
 
 
 
 
 
  Ohrid’in tertemiz havası, yemyeşil doğası hepimizi mest etti. Bakımlı evleri büyük bir gülümsemeyle karşıladı bizleri. Göl kenarında büyük bir zevkle yudumladığımız kahvelerin eminiz ki 40 yıldan nice fazla hatırı kalacak benliklerimizde. Ne mutlu bizlerin de sesleri yankılandı Ohrid sokaklarında.
 
 
 
 


 
 
 
 
 
 
 
 
 
 



 
 






  Manastır Askeri İdadisi’nin merdivenleri de bir o kadar hasret doluydu. Atatürk’üm de benim yaşımdayken o bina da geleceğe umutla bakıyordu. Bizlere emanet ettiği cennet vatanımızın hayali, idadinin bahçesinde düşlendi belki de ilk kez. Bugün işte o hayalin verimli topraklarında yaşıyoruz. Bizler de hayal kuruyoruz, yüce çınarımızın köklerini daha da sıkı bağlayabilmek için. Çınarımızı ilim ve fenle büyütüyoruz.


 
 


  Avlusuna girdiğimiz her camide huzurla doldu içimiz. Her akşam evlerimize döndüğümüzde hissettiğimiz sıcaklığı orada da duyduk. Dedelerimizin, ninelerimizin ellerini öptük, muhabbetle karşılandık. Kardeşlerimizle çok güzel vakitler geçirdik.

  Bizlere Türk Dünyası Kültür Başkenti etkinlikleri çerçevesinde bu güzel anıları yaşatan büyüklerimize minnet duyuyorum. Hayatımda aldığım en anlamlı en samimi hediyeydi bu gezi. Düşüncelerime yeni düşünceler katıldı, hislerim bir o kadar kuvvetlendi. Verimli geçen dört günün ardından çok mutluyum. Bu mutluluğumu bizimle gelemeyen arkadaşlarımla da en iyi şekilde paylaşacağım. Şimdiden arkadaşlarım adına sizlere teşekkür ederim.
Melike CANDAN  
2013 Eylül, ESKİŞEHİR

6 Aralık 2013 Cuma

Bir EAL 'li , ONUR CABİ



Onur CABİ 2009 yılında Eskişehir Anadolu Lisesinden mezun oldu. Osmangazi Üniversitesinde  Makine Mühendisliği okuyor. Fotoğraf merakı küçük yaşlarda başlamış ve gelip geçici bir heves olmamış. Yakında fotoğraf amaçlı bir Avrupa gezisi planlıyor.

 Onur Cabi bize fotoğraf serüvenini anlattı ,fotoğraflarını paylaştı. Onur'a başarılar diliyor, teşekkür ediyoruz.






2006 Yılında başladım ben bu serüvene, dedemin eski fotoğraf makinelerini kurcalayarak.
Bir süre geçtikten sonra karar vermiştim, kendime filmli bir makine alacak, film yıkamayı öğrenecek ve o internette gördüğüm fotoğraflar kadar güzel fotoğraflar çekecektim.





O sıralarda EAL' de  eğitimim devam ediyordu sayısal öğrencisiydim, fotoğraf okumak istiyorum diye söyleniyordum ama imkansızlığın ben de farkındaydım. 2007 nin başlarında  ufak çaplı istediğim  gibi bir fotoğraf makinesi edinmiştim.Fotoğraf forumlarında geziniyordum ama tüm baktığım fotoğraflar dijital ile çekilmişti ve benim onların yanına yaklaşmam çok zordu.Azmettim bir çok grup ile gezilere gittim ve bir süre sonra insanların beni ve azmimi takdir ettiklerini farkettim ve bir süre sonra bir klüp ile ben geziler düzenlemeye başladım. Bu süre içinde ilk aldığım filmli makinem bir gezi dönüşünde yere düştü ve kırıldı.Sabahlara kadar yas tuttum,ailem üzüldüğümü fark edip elime bir miktar para verdi ve Eskişehir sokaklarında stüdyolara girmeye başladım ‘Elinizde 2.el makine var mı ?’ sorusuyla, neyse aradığım makineyi bulmuştum ve artık hiç engelim yoktu.






Gezilere gidiyordum,her gezi sonunda fotoğraflarımda gerekli düzenlemeleri yapıp paylaşıyordum evet başarmıştım.Kendimi tatmin edecek kadar fotoğraf çekiyor insanlardan beğeniler alıyordum.






İlk sergimi lise yıllarımda Eskişehir Anadolu Lisesinde açmıştım ve sonrası bir, bir geldi. Üniversite Kulübüm ile açtığım Kanatlı AVM,Espark AVM ve NEO Outlet de açtığım sergiler ile devam etti.Yıllar yılları kovaladı bir çok ekipman değiştirdim ama en sonunda anladım ki aslında bu iş makine ile değil tecrübe ile oluyormuş.












2013 yılındayız OGÜ Makine Mühendisliğinde okuyorum 2012 yazında Film ve Fotoğraf Sektörü için cennet olan Los Angeles’ta bulundum.Bir çok tecrübem oldu.Kendi arkadaşlarım ile dolaşabildiğim bir fotoğraf kulübüm var ve daha Dünyada gezebileceğim bir çok ülke var.Ve tüm bunları yaparken bana yardımcı olan ailem,fotoğrafçı arkadaşlarım ve tanıdığım bir çok insanı hatırlayıp gülümsüyorum..







ONUR CABİ

23 Kasım 2013 Cumartesi

EZGİ YILMAZ TATİL FOTOĞRAFLARI

 
 
 
KIRIM GEZİSİ FOTOĞRAFLARI
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 

 
 
 

 
 
 
 
 
 


 
 

10 Kasım 2013 Pazar

BİLİNCİMİZDE ,YÜREĞİMİZDE HEP YAŞAYACAKSIN...




BAĞIMSIZLIK VE ÖZGÜRLÜK BENİM KARAKTERİMDİR




Yokluğunda Yaşayana Sunu
 

İşte yine 10 Kasım bayraklar yarıdadır
 
Öbür yarısında senin dalgalanman
 

Kalabalığın ardında başka bir kalabalık

Susamışlardır bıraktığın gelecek için
Ağaçlar yavaşça mı sallanıyor
 
Mutlu yarınların tadını sürdürmelerinden
Sessiz türkün duyulmaktadır dağlar taşlar dolusu dört yönden
 
Van’da, Şemdinli’de, İzmir’de, Kıbrıs’ta
 

Yeri göğü şaşkın kılar yokluğunda yaşaman

Ulusunu ayakta kılar.
 

Fazıl Hüsnü DAĞLARCA
 


9 Kasım 2013 Cumartesi

Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı

İzleyiciler